Lilura ''Lili'' Graves

Pazartesi 03:41 PM

Çılgın Lili`nin Günlüğü

12 Haziran
Bugün yine Braşov sisliydi. Hani şu gri bulutlar var ya, üstüne çöker, nefesini sıkar. İşte öyle. Evde oturamadım, çıktım. Mahalledeki tipler hâlâ bana ''cadı'' diyo. Onlara bakıp sırıtıyorum. Ne yani? Cadıysam cadıyım, şekerim. Siz de kendi hayatınıza bakın.

Yolda kocaman bi' karga tüyü buldum. Hemen cebime attım. Yeni kuklamın üstüne takıcam. İnsanlar gülüp geçiyo ''Oyuncak bebek yapıyor'' diye. Ama onlar bilmiyo… kuklalar benim sırlarımı saklıyo. İnsanlar satıyo, kuklalar asla.

26 Haziran
Mahalledeki salağın bisikletini yine elden geçirdim. Zincirini çıkardım, biraz da çamura buladım. Sabah suratındaki ifadeyi görmeliydin! Kahkahayı bastım arkasından. Bence bu hayatın en tatlı anı: başkalarının yüzündeki şok.

Ha bu arada, evde annem yine ''Batıya git, kaderin seni bekliyo'' diye fal açtı. Kristal küre, çay yaprakları, saçma tüyler falan. Gülüyorum sadece. Ama içten içe… belki haklıdır. Belki Batı`da, yani Los Santos`ta, gerçekten benim sahnem vardır.

2 Temmuz
Bilet param yok. Ama bi' planım var: yük gemisine sızmak! Haha, düşün bi': koca gemi, gecenin karanlığında, ben de bir köşeye kıvrılmış, kuklam yanımda. Korsan gibi hissediyorum resmen. İnsan böyle maceraya atılmazsa hayat ne ki?

15 Temmuz
Bugün kafam karıştı. Herkes beni çılgın sanıyo, tamam, öyleyim de. Ama bazen gece olunca… susunca dünya… elimde annemin bıraktığı kumaşı sıkıyorum. İçimde bi' boşluk var. Belki babamdan kaldı, belki çocukluktan. Bilmiyorum. Ama var işte.

Gece yarısı balkona çıktım, yıldızlara bakarken gözlerim doldu. Kimse yoktu yanımda, sadece rüzgar ve sessizlik… Bir an için çok yalnız hissettim. Ama sonra kendi kendime fısıldadım: ''Hadi Lili, saçmalama. Sen Los Santos'un kraliçesi olucaksın. Ne boşluğu? Kraliçelerin boşluğu olmaz!'' Sonra kahkahayı patlatıyorum, sanki kendi kendimi tokatlıyorum gibi.

30 Temmuz
Los Santos'a inince ne yapcam biliyo musun? Önce sokaklarda dolanıcam. İnsanların yüzlerini izleyeceğim. Kimin korkusu ne, kimin sırrı ne, hemen cebime atıcam. Belki bi' çeteye yanaşırım. Onlar beni ''tatlı Roman kızı'' sanırken ben onların bütün pisliklerini öğrenirim. Belki liderlerine o ünlü gülüşümü atarım. Haha! O an var ya, oyun başlar işte.

Ama bak, bi' kuralım var: ben kimseye maskeyle yaklaşmam. Olduğum gibiyim. Çılgın, deli dolu, kahkahalı. İnsanlar kendi oyunlarında zaten kayboluyo. Ben sadece ateşe bi' kıvılcım çakıyorum.

8 Ağustos
Tarzımı da yazıyım buraya unutmadan:

Gülüşüm: Hep var. En karışık anda bile sırıtıyorum. Bu insanları delirtiyo, daha da hoşuma gidiyo.

Kuklalarım: Dövüşten, kavga gürültüden sonra bi' kukla bırakıyorum. Karga tüyleriyle süslü. İnsanlar sabah buluyo, dedikodu dönüyo. ''Kukla bırakmış, kim bu kız?'' falan. Haha, efsanem böyle yayılıyo.

Manipülasyon: İnsanların gözlerine bakıyorum. İki saniye yetiyo, sırlarını çözüyorum. Aksanımı basıyorum, kahkahayı koyuyorum, hop sırları cebe.

Zayıflığım: O boşluk. Bazen yakalıyor beni. Ve biraz da fazla aceleciyim. Coşunca fren tutmuyo.

20 Ağustos
Bugün kararımı net yazıyorum buraya:
Los Santos benim lunaparkım olucak. Çeteler, polisler, sokak serserileri… hepsi oyuncağım. Ben Lilura Graves, nam-ı diğer ''Çılgın Lili''. Eğer yolum sana denk gelirse… ya dansımıza katılırsın ya da sahneden düşersin. Karar senin, şekerim.

Defterin kenarına çiziktirilmiş not:
''Gül, Lili, gül. Çünkü herkes ağlarken senin kahkahan sahneyi dolduracak.''

Çılgın Lili'nin Günlüğü (Geçmişten Sayfalar)

Hatırlamıyorum ama…
Küçükken babam var mıydı, yok muydu emin değilim. Annem hep ''Senin baban uzaklara gitti, ruhu özgür biriydi'' derdi. Ama bence terk etti. Bana bıraktığı tek şey, o eski yırtık kumaş parçası. Ondan yaptığım kukla hâlâ yanımda. Adını ''Siyah'' koydum. Siyah, çünkü ne zaman ona baksam içimde karanlık bir şey kıpırdıyor.

6 yaşımdaydım
Annemin fal çadırına ilk kez gizlice girmiştim. İçeride kristal küre vardı. Küreye bakarken kendi yüzümü gördüm, ama yüzüm bana ait değildi. Gözlerim fazla karanlıktı. O an içim ürperdi, ama korkmadım. Hoşuma gitti.

8 yaş
Mahalledeki çocuklar beni oyunlarına almazdı. Hep ''cadı'' derlerdi. Bir gün, kendi oyunumu kurmaya karar verdim. Kuklalarımla saatlerce oynadım. Kimi zaman savaştırdım, kimi zaman konuşturdum. İnsanların bana söyleyemediklerini, kuklalar söyledi. Bir kukla bana dedi ki: ''Yalnız değilsin, biz hep buradayız.'' Belki de delirdim o yaşta, bilmiyorum.

10 yaş
Annem bana kocaman bir karga tüyü verdi. ''Bu seni korur, kızım'' dedi. O günden beri cebimde hep bir tüy taşırım. Ama korudu mu? Eh… belki. En azından korkusuz hissettirdi.

12 yaş
O meşhur bisiklet hikayesi işte. Zincir, lastik, karga tüyleri… O gün insanların yüzündeki korkuya aşık oldum. Şok olmuş suratlar, titreyen sesler… O an anladım: ben kahkahalarımı onların korkusundan besliyordum.

Annemle ilişkim
Annem iyi kadındı ama fazla… şey… fazla falcı. Hep kader, hep yıldızlar, hep ''kızım senin yolun batıya'' lafları. Benim içimdeki deli ruhu göremedi. Yine de bana tek sahip çıkan oydu. Bazen özlüyorum, ama geri dönmek yok.

Aile mi?
Yok.
Arkadaş mı?
Kuklalar.
Sevgi mi?
Hmmm… belki kahkaha.

Not – 17 yaş
Bir keresinde Braşov’un kenar mahallesinde kavga çıktı. Mahalledeki abiler birbirine girdi. Ben köşeden izledim, sırıtıyordum. Bir tanesi bana baktı ve ''Ne gülüyosun deli kız?!'' dedi. O an fark ettim: insanlar gülüşümden korkuyordu. Gülüşüm benim silahım olmuştu. Ve ben o silahı çok sevdim.

Bugün (25.08.2025)
Geçmişim karga tüylerinden, kırık camlardan, kuklalardan ibaret olabilir. Ama geleceğim? Neon ışıklar, kahkahalar, Los Santos'un kaosu.
Benim hikayem Braşov`un sisli sokaklarında başladı, ama bitişi? Onu ben yazıcam, şekerim.

Ben Lilura Graves. The Smile.
Los Santos, benim lunaparkım olucak. Biletler hazır mı, yoksa sadece izleyici misin?

Defterin kenarında bir çizim:
Bir kukla, ağzında kocaman bir gülümseme. Altında yazıyor:
''Geçmişim sessizlikti. Geleceğim kahkaha olacak.''

Özet:

Lilura Graves – ''Çılgın Lili / The Smile''

Braşov`un sisli sokaklarında ''cadı'' diye anılan, cebinde karga tüyleri, yanında kuklalarıyla büyümüş bir kız.
Herkes onu deli sandı, oysa o sadece kahkahasında gizli bir silah taşıyordu.

Los Santos`a adım attığında tek bir amacı var: şehrin kaosunu kendi lunaparkına çevirmek.
Çeteler, polisler, sokak serserileri… hepsi onun için sadece oyuncak.

Maske takmaz, rol yapmaz. Hep gülümser, en karanlık anda bile.
Bazen kırılgan, bazen deli, ama her zaman tehlikeli.

Eğer yolun onunla kesişirse ya dansa katılırsın… ya da sahneden düşersin.
Seçim senin, şekerim.

İsim: Lilura Graves
Lakabı: Çılgın Lili - The Smile
Doğum Yeri: Romanya/Braşov
Yaşı/Doğum Yılı: 19/30.01.2006
Bildiği Diller: Romence, İngilizce, Macarca